Türkiye Kamu-Sen üyeleri, "Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi"ni protesto etti.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, konfederasyon üyeleriyle birlikte Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde basın açıklaması yaptı. Kahveci, Türkiye'de ekonomik gelişmelerin istenilen seviyede olmadığını, enflasyonun yüksek seyrini koruduğunu ve fiyatların hızla arttığını belirtti. Kamu çalışanlarının ve memur emeklilerinin alım gücünün her geçen gün azaldığını ve maaşların enflasyon karşısında eridiğini ifade etti.
"Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi"nin kamu çalışanlarının haklarında kesintiler getirdiğini ileri süren Kahveci, tasarrufun belli dönemler için değil, her zaman uygulanması gerektiğini vurguladı. "Haklardan kısılarak değil, gereksiz harcamalardan yapılan tasarrufun etkili olacağını biliyoruz." diyen Kahveci, kamu çalışanlarının haklarına yönelik düzenlemelerin kamu bütçesine katkı sağlamayacağını, aksine olumsuz sonuçlar doğuracağını kaydetti.
Özellikle kamuda servis hizmetlerinin kaldırılmasının sorun olduğunu ifade eden Kahveci, "Servis hizmeti lüks değildir. Bir ihtiyaçtan doğmuştur. Ulaşımı zor olan kurumlara erişimi kolaylaştırmak, verimliliği ve etkinliği artırmak ve ulaşım giderlerinden tasarruf etmek amacıyla getirilmiş bir hizmettir. Üstelik binlerce servis sahibi ve çalışanı bu uygulamadan dolayı mağdur olacaktır." şeklinde konuştu.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, kamu görevlilerinin giyim yardımının kısıtlanması ve fazla mesailere sınır getirilmesi gibi uygulamaları doğru bulmadıklarını belirterek, bu konuları yargıya taşıyacaklarını bildirdi.
Kahveci, kamuda çalışan sayısının OECD ortalamasının oldukça gerisinde olduğunu ileri sürerek, kamuya personel alımını emekli olan kamu çalışanı sayısıyla sınırlamanın, kamu hizmetlerinin kalitesinden, etkinliğinden ve verimliliğinden vazgeçmek anlamına geldiğini savundu.
Kamu çalışanlarının ve emeklilerin sorunlarının fazla olduğunu ve dayanacak güçlerinin bulunmadığını söyleyen Kahveci, şu ifadeleri kullandı: "İsraftan tasarruf olur, lüksten tasarruf olur, fazladan tasarruf olur ama azdan tasarruf olmaz. İhtiyaçtan tasarruf olmaz, emeğin hakkından tasarruf olmaz, alın terinin karşılığından tasarruf olmaz. Tasarruf gerektiğinde ilk başvurulacak yer kamu çalışanlarının haklarını budamak olmamalıdır. Sürekli memurun, emeklinin hakkını nasıl kısarım diye kafa yorulacağına, bir kere de çalışanların beklentilerine yönelik bir düzenleme yapılmalıdır."
