Aile hekimleri, ebeler ve diğer sağlık çalışanları, sözleşme ve ödeme yönetmeliğine tepki olarak 2-6 Aralık 2024 tarihleri arasında beş günlük iş bırakma eylemi yapacak. Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, Sağlık Bakanlığının, hasta-hekim ve hasta-sağlık çalışanı arasındaki güven ilişkisini "sayı, formül ve denklemlerle" zedelediğini belirtti.

Dr. Mengücük, "Hastalar ve sağlık çalışanları arasındaki bağa meslek etiğine uymayan hesapların girmesini kabul etmiyoruz. Bakanlık, birinci basamak sağlık hizmetlerini olumsuz etkileyen bu uygulamalardan vazgeçmelidir," ifadelerini kullandı. Sağlık çalışanları, yönetmeliğin geri çekilmesi için seslerini bir kez daha duyurmaya hazırlanıyor.

Dr. Derya Mengücük “Sağlık Bakanlığı, hastayla hekim, hasta ile ebe ve hemşire arasına sağlık söz konusu olduğunda asla olmaması gereken sayı, formül ve birtakım denklemleri sokarak karşılıklı güven ilişkisini bozuyor. Biz hasta ve sağlık çalışanı arasına meslek ilkelerine uymayan ve hastanın da yararına olmayan herhangi bir hesap girmesini istemiyoruz. Sağlık sisteminin tüm problemlerinin sağlık çalışanına yüklendiği, hastaların tek muhatap olarak çalışanı gördüğü bir ortamda Sağlık Bakanlığı tüm bu sorunlara çözüm bulacağına, daha nitelikli bir sağlık hizmeti gerçekleştirilmesini sağlayacağına sorun üstüne yeni sorunlar ekliyor” uyarısında bulundu.

"Hastaya ayrılabilen muayene süresine bakmak yeterli"

Aile Hekimleri Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin, aile hekimleri ve aile hekimliğinde çalışan ebe hemşirelerin başta iş güvencesi olmak üzere özlük ve mali haklarını yasalara aykırı şekilde ihlal ederken, hastaların sağlık hakkına da dolaylı olarak müdahale ettiğini söyleyen Dr.  Derya Mengücük, “Halkımız tarafından benimsenen, özellikle bağışıklama ve koruyucu sağlık hizmetlerinde büyük başarı sağlamış olan bir birinci basamak sağlık hizmetini adeta bozmaya çalışıyor. Sağlık Bakanının, yönetmeliği savunurken akılcı ilaç kullanımı, kronik hastalıkların tarama ve takibi, aile hekimliğinin güçlendirilmesi gibi iddialarının gerçekle ilgisi olmadığını anlamak için sadece günlük bakılan hasta sayısına ve hastaya ayrılabilen muayene süresine bakmak yeterli” diye konuştu.

Hak-İş'ten asgari ücret eleştirisi: "Belirlenme şekli değişmeli" Hak-İş'ten asgari ücret eleştirisi: "Belirlenme şekli değişmeli"

Bakanlığın bir taraftan 3-5 dakikaa muayene, günde 90-100 muayene ve çalışana performans dayatmasına devam ederken nitelikli sağlık hizmetinden bahsetmesinin inandırıcı olmadığına işaret eden Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, “Bu yönetmelik, hastaların kullanacağı ilacı, gideceği hastaneyi, hekime başvurma sayısı ya da gelmeme hakkını bizleri kullanarak kısıtlamaya çalışırken bunlar üzerinden çalışanın emeğine el konuluyor. Mesleki olarak uygun olmayan, çalışanın kendisinden kaynaklanmayan kriterlerle ücretlerinde kesinti yapıyor. Özellikle ebe ve hemşirelerin yoksulluk sınırı altında, hekimlerin ise biraz üstünde ücret aldığı durumda haksız şekilde ayrıca kesinti kabul edilemez. Ayrıca kendi elinde olmayan koşul ve şartlar öne sürülerek ve belirsiz hedefler üzerinden değerlendirip sözleşme yenilememek açıkça hukuksuzluktur” dedi.

“Bakanlık rakam görüyor, biz ise insanları”

Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sağlık Bakanlığı, sağlık hizmetini acil başvuru sayısı, yıllık toplam muayene sayısı, tetkik ve yoğun bakım yatak sayısı gibi sözde başarı sayıları ile değerlendirirken kronik hastalık takiplerini de verilerin elektronik ortama girilmesi olarak görüyor. Yeterli süre, yetki ve donanımı sağlamıyor ama aşırı iş yükü arasında imkansız olanı istiyor. Bakanlık sayı, katsayı ve rakam görüyor. Biz ise bebeği, genci, çocuğu, hastayı, yaşlıyı ve her birinin farklı ihtiyacını biliyor ve görüyoruz. Biz sayıları değil öncelikle insanı, sağlığını ve şifasını önemsiyoruz. Yönetmelik ve formüllerle geçimimizi tehdit etseler de böyle bilmeye ve görmeye devam edeceğiz…”

“Taleplerimizden vazgeçmeyeceğiz”

Dr. Derya Mengücük “Emeğimizin karşılığını, işimizin özel ve önemli sorumluğunun karşılığını almak için mücadelemizi sürdüreceğiz. Performans, katsayı, formül, vergi gibi çok sayıda değişken ile manipüle edilen, gasp edilen değil emekliliğe yansıyan, insanca yaşamı ve çalışmayı sağlayan, yıpranma ve aldığımız risk ve sorumluğun karşılığı olan tek kalem ödeme talebimizden vazgeçmeyeceğiz. Taslak olarak ortaya çıktığından beri uyarı ve itirazımızı dile getirip, 5-6-7 Kasım tarihlerinde geniş katılımlı 3 gün iş bırakarak uyarımızı yinelediğimiz halde Aile Hekimliği Yönetmeliği geri çekilmedi. Talebimiz öncelikle ve derhal yönetmeliğin geri çekilmesidir” diye konuştu.

Editör: Şule Coşkun