938 ilacın ruhsatı iki yılda iptal edildi: Halk sağlığı alarmı! 938 ilacın ruhsatı iki yılda iptal edildi: Halk sağlığı alarmı!

TEİS Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından başlatılan serbest eczane denetimlerini sert bir dille eleştirdi. Saydan, Ağustos ayında başlatılan denetimlerin, eczacıları hedef alarak adeta cezalandırma amacı taşıdığını belirtti.

Nurten Saydan, “Vergi dairesine hayatı boyunca neredeyse hiç uğramamış hiç vergi vermemiş ya da senelerce matrahsız geçmiş sayısız mükellef varken, vergi borcu her ay yapılan SGK ödemelerinde kaynağından kesildiği için tek kuruş vergi borcu olmayan tek meslek mensubu eczacıları adeta ceza yazmak amaçlı denetlemek kabul edilebilir bir tutum değildir.” dedi.

Yapılan denetimlere ilişkin yazılı açıklama yapan Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, şunları kaydetti;

“Maliye Bakanlığı tarafından her sene belirli meslek grupları rutin denetime tabi tutulur. Geçen sene de eczacılar rutin denetime tabi tutulmuştu, bu sene de ilk sırada yine eczacılar denetime tabi tutuldu. Her sene rutin denetim sırasının eczacılardan başlamasının garipliği bir yana bu sene üyelerimizden ve meslektaşlarımızdan gelen bildirimlere göre hastalara sonradan yazdırılmak üzere emanet verildiği için fişi kesilmemiş ilaçlar gibi, ödemesi çıkmayan SGK reçetelerine fiş kesilmemesi gibi, hatta fiş rulosunun standart olmaması gibi çok tuhaf gerekçelerle bir çok konuda eczanelere yüklü para cezaları kesildiği, banka hesaplarına kadar detaylı inceleme yapıldığını öğrenmiş bulunuyoruz. Hatta deprem bölgesinde konteynır eczanelerde zor şartlarda hizmet veren meslektaşlarımızın eczanelerinin de bu denetime tabi tutulduğu, eski kayıtların ibrazı gibi rutinin dışında çıkan taleplerin gelmesi bilgisi üzerine sorun yetkililere iletilmiş ve deprem bölgesindeki denetimler şimdilik sonlandırılmıştır.

"Adeta ceza yazmak amaçlı denetlemek kabul edilebilir bir tutum değil"

Ancak, vergi dairesine hayatı boyunca neredeyse hiç uğramamış hiç vergi vermemiş ya da senelerce matrahsız geçmiş sayısız mükellef varken, vergi rekortmenliğinde noterlerden sonra ikinci sırada yer alan ve vergi borcu her ay yapılan SGK ödemelerinde kaynağından kesildiği için tek kuruş vergi borcu olmayan tek meslek mensubu eczacıları adeta ceza yazmak amaçlı denetlemek kabul edilebilir bir tutum değildir. Kaldı ki ülkemizde kaynağından vergi borcu sadece devlet memurlarının ve eczacıların kesilmektedir. Eczacıların sonradan çıkan “af”lardan yararlanma, faiz sildirme ya da taksitlendirme gibi imkanları bulunmamaktadır.

"Ödeme sistemi entegrasyonu dayatmasından vazgeçilmelidir"

Eczane denetimlerinde ceza yazılan başlıklardan biri de eczacıların Ödeme Sistemi Entegrasyonuna geçmemiş olması gösterilmektedir. Ödeme sistemi entegrasyonu basit tanımıyla eczane bilgisayarlarının yazarkasalara bağlanma işlemidir. Ödeme sistemi entegrasyonu 2018 yılında yapılan düzenleme ile mali mevzuata girmiş, kafe ve restoran gibi işletmelerde adisyon kesilmesine ve kredi kartı ile tahsilat yapılmasına rağmen yazarkasa fişi kesilmediği gerekçe olarak ifade edilmiş olup o tarihte sorduğumuz yetkililer bu düzenlemenin bizi etkilemediğini, düzenlemeye ilişkin bilgilendirme yapılacağı ifade edilmiş, konu bakanlıkça da senedir gündem edilmemiştir. Eczanelerin tamamı seneler önce yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanmaya başlamış olmasına rağmen hala eski tip yazarkasa ve pos cihazı kullanan ve bu yüzden yasal düzenleme yapılmasına gerekçe olan işletmeleri incelemeye almak yerine eczanelere Ödeme Sistemi Entegrasyonunuz yok diyerek ceza kesmek hakkaniyetli bir tutum değildir. Eczanelerimizde birden çok bilgisayar olduğu ve eczane işleyişine birebir uyumlu entegrasyon programlarının daha hala tam hazır olmadığı bir süreçte sadece sistemin kurulu olup olmadığına bakılarak cezalar düzenlenmesi de yasal düzenlemenin amacından uzak bir tutumdur.

"Eczane denetimleri kaynak israfıdır"

Eczanelerden satılan ilaçların tamamı faturalı olarak gelmekte ve bunların yüzde 90’ından fazlası SGK’ya fatura edilmektedir. Dolayısıyla eczaneler isteseler de vergiden kaçınamaz durumdadırlar. Buna karşın faturasız alış yapıp fişsiz satış yapan ve eski nesil pos cihazı ya da IBAN’la para transfer ederek tahsilat yapıp vergi ödemeyen hatta hiç vergi kaydı bulunmayan işletmeleri tespit edip bunları kayıt altına almaya çalışmak varken eczaneleri denetlemek zaten sayısı az olan vergi denetmenlerini etkin bir şekilde kullanmayarak yetkililer para zaman ve personel açısından kaynak israfına yol açmaktadırlar. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın içeriği ve uygulanma yöntemiyle rutinin dışına çıkan bu eczane denetiminden vazgeçerek gerçek kaçak ve kaybı tespit etmeye yönelik denetimlere ağırlık vermesi, hiç vergi borcu olmayan biz eczacı mükelleflerin ivedi talebidir.”

Editör: Şule Coşkun